How to Get My Husband on My Side - 91.Bölüm (Türkçe Novel)



(Cesare) "Elbette sadece seni suçlayamam. Nereden bakarsam bakayım bu canavar ini gibi topraklar seni lekelemiş."

Herhangi bir ülkenin bakış açısına göre canavarların ini Britannia değil, Romagna'ydı.

Şaşkındım ama tabii ki bunu yüksek sesle söylemedim.

(Cesare) "Sevgili kız kardeşim, beni bir süredir görmemiş olmana rağmen nasıl bu kadar kötü davranışlar edinebildin?"

Yanağıma dokunuşu nazikçeydi.

Utanmamak için başka bir şey düşünmeye karar verdim. 'Yerde ki kilimler yanıcı çöp olarak sınıflandırabilir miydi?'

(R) "Üzgünüm. Düşünemedim.''

(Cesare) "Sorun değil. En azından artık farkındasın. Düzelme ihtimalin olduğunu söylüyorsun değil mi?''

Eli hala yanağımdayken bir adım geri çekildi. .

Ardından Pietro'ya hafifçe başını salladı. Bu işareti dışarı çıkıp kapıyı koruması anlamına geliyordu.

Pietro, iri bedeninin gölgesi belirirken sessizce odadan çıktı.

(R) "Kocam fark edecek."

Öyle demek istemedim ama sesim yalvarır gibi çıktı.

Dudaklarında sırıtış büyüdü. Lacivert gözlerin çok çarpık bir şey, sönmeyen garip bir alev gibi hafifçe parladı ve kayboldu. Kısa ama öfkeden farklı garip bir duyguydu.

Saçma bir düşünceydi ama daha önce Izek'in gözlerinde aynı ifadeyi görmüş gibiydim.

(R) "Gece bana geldiğinde..."

(Cesare) "Bir süre birbirinizi görmek için fazla zamanınız olmayacak. Artık tek başına kalmalısın.”

Bugünden itibaren maçın sonuna kadar tüm katılımcılar ve denetleme kurulu Angvan'ın belirlediği konaklama yerinde kalacaklardı. 

Bunu ben de biliyordum... Bahane uydursam bile ısrar edeceğini düşünmedim... 

Beni hiç dinlemiyordu.

Yine de, bu gereksiz kelimelerin neden ağzımdan çıktığını bilmiyordum.

Psikopat tilki abimin kız kardeşine aşık olan kocamın vücudumda yeni bir yara görürse nasıl tepki vereceğini hayal etmek korkutucu muydu?

Bileğimdeki güçlü tutuşun gevşediğini sandığım anda arkamı döndüm.

Daha doğrusu atıldım...

Dönüp dengemi korurken, alkol şişeleri ve diğer eşyalar etrafa saçıldı. Kollarım masayı kavramak için çırpındı.

Ben de sonunda diğerleri gibi yere yığıldım.

Ah, tüm vücudum şimdiden karıncalanmaya başladı.

(Cesare) "Bacaklarını masaya koy!"

İç çektim...

Bunun eninde sonunda olacağını biliyordum...

Sorun değil...

Sadece bir dakika bekle...

Bitecek...

Başka şeylere odaklanalım...

O kemer yakıcı değil, değil mi? 

Bu dünyada geri dönüşüm diye bir şey yok sanırım...

(Ç.N. Pislikkkkkkkkkkkkk Cesare 😡😡😡 Bu kısmı gerçekten çok zor çevirdim 😖😖😖😖)

* * *

Kubbe şeklindeki devasa stadyumu dolduran kalabalık geçen seferkinden daha kalabalıktı.

Yılın bu zamanında Elendale yabancılarla dolup taşardı. Özellikle bu yıl daha fazlaydı.

Britannia'dan Duke Izek Van Omerta'nın maçı tekrar kazanıp kazanmayacağını herkes tarafından merakla bekleniyordu.. Denizin ötesinden gelip ilk kez Borgianlı kayınbiraderi ile karşılaşan Cesare ve Izek arasında dedikoduya neden olabilecek her türlü haberin olmasını umuyorlardı.

Söylentiler... Kelimeler... Tahminler...

Bunun gibi çok fazla şey vardı. 

Ellenia bugün bu tür düşünceleri mavi gökyüzüne göndererek hafifçe yelpazesini sallamaya başladı.

Soğuk iklim hakim olmasına rağmen hava sıcaktı. Belki de yoğun insan trafiği buna neden oluyordu.

(Freya) "Alay ediyormuş gibi görünmek istemem ama sence de öyle değil mi?"

Yanında oturan ve yelpazesini sallıyormuş gibi yapan Freya temkinli bir ses tonuyla mırıldandı.

Ellenia kasıtlı olarak yavaşça sordu.

(Ellen) "Ne?"

(Freya) “Hayır, koltukların düzeni biraz…….”

Neyden bahsettiği açıktı.

Ellenia seyircilere bakmaya devam etti.

Romagna'dan gelen heyet için balkon şeklinde tribünde yerlerini alıyordu. Ön koltukta Kardinal Valentino ve kız kardeşi oturuyordu.

Freya söylediklerinde haklıydı.

Rudbeckia, Ellenia ile aynı tarafta oturmak zorundaydı, o tarafta değil. 

Çünkü o Omerta Düşesiydi.

Ancak, kimsenin bundan bahsetmemesinin nedeni basitti. Tabii ki, bunun normal olacağını düşünürlerdi. 

Kafasındaki düşünceler yüzünden Ellenia aniden kaşlarını çattı. Bunun nedeni, kendisinin bu oturma düzenini oluşturmasının önemsiz olduğunu fark etmesiydi.

(Freya) ''Elle?''

(Ellen) "Evet."

(Freya) "İyi misin? İfaden aniden değişti.''

(Ellen) “…….”

(Freya) "Üzgünüm. Dük'ün anlayacağı bir şeyi gündeme getirmemeliydim."

Ne kadar da inandırıcıydı. 

Ellenia bu kez Kral ve Dük Omerta'nın oturduğu tarafa baktı.

Babası son günlerde gizemli görünüyordu. Ne düşündüğünü ve ne anladığını bilmiyordu.

Son yıllarda, çok iyi tanıdığını sandığı kişiler, giderek yabancı hissetmeye başladılar. Buna kendisi de dahildi.

(Freya) "Kardinal Valentinoiyi birine benziyordu. Onu dünkü ziyafette gördüm. Ayrıca Iz'e karşı da çok kibardı."

Konuyu neşeyle değiştiren Freya'nın sesinin neden bu kadar sinir bozucu olduğunu bile bilmiyordu.

Ellenia cevap vermek yerine dünkü ziyafeti düşündü.

Söylentilerin aksine, Cesare, babasının desteğiyle Kuzeylileri hor gören insanlardan farklı görünüyordu. Kusursuz bir şekilde kibar ve zarifti.  Ziyafette diğer insanlarla sohbete biraz ara verdikten sonra Kardinali daha yakından tanımak için geri döndüğünde kardeşler ortalıkta yoktu. Izek'e sorduğunda aldığı cevap bir başyapıttı. 

'Festival sokaklarını görmeye gittiler.'

Neredeyse gülünçtü.

Madem izin verecekti, neden en başta Borgian kardeşleri izlemesini istedi?

Söz konusu kardeşler, yemek başlamadan önce tekrar ortaya çıktı.

Cesare her zaman ki gibi neşeli ve memnun görünüyordu. Rudbeckia'ysa yorgun görüntüsüne rağmen iyiydi.

Nazik ve bir o kadar telaşla izin isteyerek yorgun olduğu için Dükün odasına döndü. Biraz garipti. Ellenia, Rudbeckia'nın bu kadar önemli bir günde erken ayrılmasına şaşırmıştı. Ayrıca kocasıyla önümüzdeki birkaç gün içinde buluşmak için fırsat olmayacaktı. Tabii ki yorgun olmalıydı. Festival sokaklarını gezmek bir yana, sadece ağabeyine değil, eski nişanlılarına da ilgi göstermesi gerekiyordu.

Ellenia bunu hesaba katarak düşünü. Aynı şey Izek'in başına da gelecekti. 

Yine de, neden bu kadar rahatsız hissetmekten vazgeçemiyordu? Konuyu daha fazla araştırmak istedi. Ancak son zamanlarda yaşananlar ilişkilerini garip hale getirdi. Rudbeckia ve Freya arasındaki duruma atıfta bulunuyordu.

(Freya) "Bu arada mendilini kime vereceksin?"

Ellenia bir anlığına başını çevirdi ve Freya'nın yüzüne baktı.

Bebeklerle oynadıklarından beri tanıdığı yüz neden giderek daha yabancı geliyordu?

Mor gözleri parıldayan Freya, bakışlarının tuhaf olduğunu hissetmiş gibi başını yana eğdi.

(Freya) ''Ellen? Sorun nedir?"

(Ellen) "…Vermeyeceğim. Ruby onun yerine bir tane verecek.”

(Freya) "Ah…"

(Ellen) "Peki ya sen?"

(Freya) "Aslında ben de vermeyeceğim. Ayrıca verecek kimsem yok. Uzun zaman önce olsaydı Iz'e verirdim.''

Freya parlak bir şekilde gülümsedi.

(Ellen) "Anlıyorum" 

Fısıltıyla cevap veren Ellenia, festival biter bitmez Freya ve Rudbeckia'nın durumunu gerektiği gibi sonuçlandırmaya karar verdi.

Bu arada, Ellenia'nın oturduğu yerin biraz doğusundaki bir noktada, gururlu Longinus Şövalyelerinden seçkin oyuncular bir araya toplandı. Bunun nedeni etraflarındaki insanların birbirlerini duyamayacak kadar gürültülü olmalarıydı. Her şeyden öte, burası ülkenin en iyi şehir şövalyelerinin çevrelediği yerdi. Dahası, birbirini neredeyse her gün gören erkeklerin bu günlerde bile birbirine yapışık olduğunu, birbirlerini gerçekten sevmeleri gerektiğini söyleyen yabancıların yanlış anlayacağı bir sahneydi.

(Camu) "Ne kadar bakarsam bakayım, yanıldığımızı düşünüyorum."

(Ivan) "Neden bahsediyorsun?"

(Camu) “Sadece Izek'in katılması mantıklı mı? Zaten onun tarafından geri püskürtüleceğimiz için çaba gösterme zahmetine girmediğimizi düşündürüyor!”

Camu, seçkin bir azınlık olmaktan çok gurur duyduğu için mi, yoksa stadyumu dolduran sıcaktan heyecan duyduğu için miydi tuhaf bir utançla homurdandı.

Ivan cevap vermeye kalkar kalkmaz, tribünlerin kolçaklarını eldivenleriyle silen Galar, kasvetli bir tonda çıkıştı.

(Galar) "Hepsi senin yüzünden Camu. Söylediğim an da beni takip etmeliydin!”

(Camu) “Ne demek istiyorsun ahbap! Neden bize katılmak yerine orada oyalanıyorsun?''

(Galar) "Gidecektim ama Izek bana başka bir iş verdi."

(Camu)"Peki, ne zamandan beri bize emirler yağdırmaya başladı? İş olsa bile sen işe yaramaz bir dadısın! Oh, bir düşününce, bunu bilerek yapmış olmalı. Gösteriş yapmak ve hepimizi çıldırtmak istediği için bunu planlamadı mı? Selam Ivan. Sen de öyle hissetmiyor musun?”

(Ivan) "Hmm."

Ivan'ın basit yanıtı üzerine bir dakikalık sessizlik oldu.

Kendisine tuhaf tuhaf bakan meslektaşlarına aldırış etmeyen Ivan, zarif bir hareketle yaprak sigarasını tüttürerek havayı değiştirdi.

(Ivan) "Bana dün olanları ayrıntılı olarak anlat. Ne kadar takip ettin?”

(Camu) "Neden aniden lider gibi davranıyorsun?"

Camu'nun dili tutulmuş olmasına rağmen Ivan duyduklarına tepki göstermedi. Bunun yerine, her zamanki gibi sessizce gülümseyen ve bir gözünü kapatan göz bandıyla oynayan Rube, ağzını hoş bir şekilde açtı.

(Rube) "Tapınağa geri döndüklerini gördüm. Kardinal farkedince geri çekilmek zorunda kaldım.”

(Ivan) "Takip ettiğinizin ortaya çıktığı bir durumda sıkışıp kalamazsınız."

(Rube) "Her neyse, pek bir şey yoktu. Sadece zaman kaybıydı.”

(Ivan) "Ben de öyle düşünüyorum ama..."

Yorumlar

  1. Ahh yavrum dayak yemeye devam ediyor pis üvey kardeşi de buna aşık haberi yok. Rubymin hayatı kolay değildi şimdi daha da zorlaşıyor herkesi idare edemezsin bebiş İzek'e anlattt...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çevirirken çıldırıyorum sahnelere 🥲 Izek olanların farkında ama Ruby hala Izekle ilgili güven sorunu yaşıyor. Anlatsa bunları yaşamak zorunda kalmayacaktı 🥹 ~Çağla

      Sil
  2. Offff içim gitti.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İlerleyen bölümleri düşünemiyorum bile 🥹~Çağla

      Sil
  3. Cesare denen adamı parçalamak istiyorum. Çok kötü gerildim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Lanet şey geldi gitmiyorda ~Çağla

      Sil
  4. Romagna'yi ateş salsın Cesare iti. Kıza nasıl vurursun ya, öyle ya da böyle bu maçlar bitecek. İzek bir şekilde görecek, cesarete bak. :( iğrenç herif. Ejderha gelip direkt sana saldırsa keşke...

    -Robin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sırf vucudunda iz kalmasın diye özenle şiddet uyguladı. Bakalım ilerleyen bölümlerde Izek bunların farkına varacak mı 🥹~Çağla

      Sil
  5. Ayrıca sizin gibi paladinlerin ben... İzek hariç hepiniz boşsunuz, bence ondandır ki maçlara katılmıyorsunuz. Takibe başlar başlamaz fark etti Cesare. Kendisi askeri alanda da boş biri değil arkadaşlar, tabii onun etkisi de var ama bu kadar çabuk da yakalanmazsin amaa

    -Robin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Özenli yapmadıkları için yakalandılar ya 🙄 ~Çağla

      Sil
  6. Paylaşım için teşekkürler

    YanıtlaSil
  7. Biri bana lütfen şunu açıklasın. Ruby fiziksel şiddet görüyor ama şunu anlayamıyorum, cesare aynı zamanda ona tecavüz de ediyor mu ? Bu sahnede bacaklarını masaya koy diyor. Bu sahneden sonraki bölümlerde ruby kalçasının ağrıdığından bahsediyordu. Novel spoilerlarına baktım benim gibi anlayamamış bunu soran birini gördüm ona verilen cevap “ben öyle olduğunu düşünmüyorum” olmuş. Bu düşünme durumu kişinin algısına göre değişir, ben kesin olarak yazılmış bir yer var mı onu merak ediyorum. Çünkü cesare ruby’i taciz ediyor zaten mesela kucağına oturtuyor. Ama tacizi sadece bunlarla mı sınırlı. Düşünceme göre, Bunları yapan pislik tecavüz de etmez mi ? Bir de bu bölümde bacaklarını masaya koy ? ne anlama gelebilir sahneleri kafamda oluşturuyorum okurken. Sırtını kırbaçlamıyor muydu ? Bacaklarını masaya koyması ile bu duruş pozisyonuyla nasıl bir şiddet uygulanıyor ben bunu anlayamadım. Çizimlerde dans ederken cesare ruby’nin göğsünün altına elini koyuyordu yani göğsüne dokunuyor aslında orada. Bu konuyla ilgili kafamdaki çelişkiler arttı iyice. Fiziksel şiddet elbette çok kötü ama aynı zamanda tecavüz durumu da varsa bu daha da iğrenç bir durum…

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnşallah öyle değildir ben hep yok öyle değildir diye okudum fiziksel şiddetle sınırlıdır diye düşündüm ama kıza aşık sadist herif o kesin

      Sil
    2. Bende kesin bir dille tecavüz edildiğini yazdığını görmedim ama daha önce böyle bir şey olmadı çünkü rubby iz ile ilişkisini yaşadı öyle olmasaydı birlikteliklerinin anlatıldığı bölümde bundan bahsedersin. Bu bölümde de Ruby yere düştü sonra ayaklarını masaya kaldırdı falakaya yatar gibi bence cesare izler belli olmasının zor olması için ayak tabanına vurdu şeklinde anladım ben

      Sil
    3. Tam benim söylemek istediklerimi zaten söylemişsiniz. Tecavüz durumu olsaydı Izek ile ilk gecelerinde zaten bu ortaya çıkardı ama tecavüz etmese bile Cesare tarafından tacize uğradığı kesin.Ruby’e şiddet uygulayarak kendini bazı konularda tatmin ettiğini düşünüyorum. İlerleyen bölümlerde elbetteki bu tacizin hangi türden olduğu hakkında daha fazla fikrimiz olur diye düşünüyorum. Cesarenin psikopat olup Ruby’e aşık olduğu kesin ~Çağla

      Sil
  8. Kac tane manga manwha novel okudum hic bir karakterden su it cesare kadar nefret etmedim izek yaptiklarinin on katini yapmadan öldürmesin seni kolayca ölmeyi bile haketmiyosun kahrolasica herif ilerde olucaklari bilerek daha çok sinirleniyorum

    YanıtlaSil

Yorum Gönder